Heyet, Kadın Koruma Birlikleri Genel Komutanı Rohilat Afrin, YPJ Askeri Konseyi Samira Ahmed, YPJ Dış İlişkiler Üyesi Lena Huseyîn ve Suryani Kadın Koruma Ofisi Başkanı Nur Sûryan tarafından kabul edildi. Komutan, Suriye ve bölgedeki siyasi gelişmeleri, kadınların durumunu ve gelecekleriyle ilgili zorlukları ele aldı. Aktivistler ayrıca YPJ komutanına Kadın Koruma Birlikleri’nin mücadeleleri ve deneyimleri hakkında sorular yöneltti.
Toplantının başında YPJ Genel Komutanı Rohilat Afrin heyeti karşıladı ve Clara Zetkin ve Jeanne d’Arc’tan günümüze kadar uzanan kadın mücadelelerinin tarihinden bahsetti. Kadın kurtuluşu için verilen tarihi mücadeleyi Kadın Koruma Birlikleri’nin (YPJ) önderlik ettiği mücadeleyle ilişkilendirerek şunları söyledi: “Tarih boyunca birçok hareket ve mücadele, hakları için önde gelen kadınlar tarafından yönetildi. YPJ’nin bugünkü mücadelesini dünyadaki kadınların mücadelelerinden ayıramayız. YPJ son yıllarda Kuzeydoğu Suriye toplumunda, özellikle özgürlüğün elde edilmesi ve ataerkil zihniyetlerin kırılması konusunda somut değişikliklere yol açtı. Kadınların askeri birliklerdeki rolü, Özerk Yönetim projesini özellikle güçlendirdi. Son zamanlarda Baas rejiminin çöküşüyle birlikte, kadınların önemli bir rol oynadığı bölge için özyönetim modelinin en uygulanabilir çözüm olduğu açıkça ortaya çıktı. Onların rolü sadece savaşın ön cepheleriyle sınırlı değil; Ayrıca toplumun inşasına ve liderliğine katkıda bulunurlar, büyük sorumluluklar üstlenirler. Kısacası, bir toplum savunma güçlerine güçlü bir şekilde inandığında, hiçbir dış güç ona iradesini dayatamaz. Bugün Kadın Koruma Birlikleri kadınların ve halkın iradesinin sesi haline gelmiştir.”
Baas rejiminin çöküşüyle birlikte, HTŞ örgütü içindeki cihatçıların rolü genişledi ve kadınlar için ciddi bir tehdit oluşturdu. Bu bağlamda, YPJ Genel Komutanı Rohilat Afrin, cihatçı faaliyetlerin kadınların geleceği için zorluklar sunmaya devam ettiğini açıklayarak şunları söyledi: “Değişim ve dönüşüm zamanında yaşıyoruz. Kadınların bu bağlamda önemli bir konum elde ettiğine şüphe yok, ancak bu başarılar hakkında endişeler devam ediyor. Bugün, Ahmed el-Şaraa hükümeti bu cihatçı yönelimi temsil ediyor ve toplumun güvenli bir geleceğe güvenmesini imkansız hale getiriyor. Bunun en açık örneği, kadınların tamamen yok olduğu ve siyasi yönetimde yerleri olmadığı yönünde açık bir mesaj veren sözde ‘Zafer’ konferansıdır. Ayrıca konferansta, Çeçenler, Özbekler ve diğerleri de dahil olmak üzere HTŞ unsurlarının yanı sıra şehit Hevrin Halef’in katilinin varlığı, genişleyen cihatçı grupların oluşturduğu tehdidi daha da kötüleştirdi. Halep Üniversitesi’nde kadınlara siyah kıyafet dayatılması gibi diğer olaylar, kadın haklarının açıkça ihlal edilmesi anlamına geliyor. Daha da kötüsü, bu zihniyet, bu ihlalleri meşrulaştırmak amacıyla kadınlar tarafından dayatılıyor. Bu tür gerici ve gerici eğilimler karşısında, kadınların her zamankinden daha fazla örgütlenmesi gerekiyor. Devlet ve hakim zihniyeti, hiçbir koşulda kadın liderliğini kabul etmiyor. Kadın Koruma Birlikleri olarak, mücadele yıllarımız boyunca edindiğimiz tüm deneyimlerin Suriye’deki tüm kadınlar için bir model teşkil etmesini sağlayacağız.”
Ziyaretin sonunda heyet, YPJ’ye takdir ve minnettarlık göstergesi olarak kadın savaşçıların fotoğraflarını sundu. Karşılığında Kadın Koruma Birlikleri, heyete YPJ’nin sembolü olarak kabul edilen kefiyeler hediye etti.
Heyet, YPJ liderliğine derin şükranlarını iletti ve ziyaretten çok memnun olduklarını belirtti. Ayrıca, bölgedeki gelişmeler ve olaylar, özellikle kadınların durumu ile ilgili olarak çeşitli perspektiflerden kapsamlı bilgi alışverişinde bulunuldu.
YPJ Medya Merkezi
27.02.2025